6–8 Ay Arası Tamamlayıcı Beslenme (EK GIDA)

Tamamlayıcı beslenme; bir bebeğin sadece anne sütü (veya formül mama) ile artan enerji ve besin ihtiyaçlarının karşılanamadığı dönemde, ek gıdaların anne sütüne tamamlayıcı olarak verilmesidir.

Amerikan Pediatri Akademisi (APA), ilk 6 ayda sadece anne sütü veya formül mama önermekte, ek gıdaya 6. ay civarında başlanmasını tavsiye etmektedir. Ancak özel durumlarda 5-7 aylar arasında tamamlayıcı beslenmeye başlanabilir.

Bu dönemde bebekler hâlâ temel olarak anne sütü veya formül mama ile beslenir. Bu dönemde ek gıdalar, sadece tamamlayıcı nitelikte verilir: bebeği farklı tatlar ve dokularla tanıştırmak, çiğneme ve yutma becerisini geliştirmek için başlanır.

🍴 1. Ek Gıdaya Başlama Kriterleri

APA’ye göre bir bebek, şu kriterleri sağlıyorsa ek gıdaya başlanabilir:

Kriter

Açıklama

Baş ve boyun kontrolü

Bebeğin başını sabit ve dik tutabiliyor olması gerekir.

Desteksiz oturabilme

Destekle dik oturabiliyorsa hazırdır.

İlgi gösterme

Bebeğin çevresindeki yiyeceklere uzanması, ağzını açması.

Ağızla itme refleksi azalması

Kaşıktaki yiyeceği dışarı itmeden kabul     edebilmesi.

  • Bu gelişim işaretleri genellikle 6 ay civarında ortaya çıkar.
  • Gelişimsel olgunluk tamamlanmadan ek gıdaya başlanması beslenme problemlerine ve boğulmaya yol açabilir.

🍴 2. Temel İlkeler

  • Besinler püre kıvamında, kolay yutulabilir olmalıdır.
  • Tek bileşenli ve düşük alerji riski taşıyan besinlerle başlanmalıdır.
  • Yeni bir gıda başladıktan sonra 3 gün bu gıda ile devam edilerek olası alerjik reaksiyonlar gözlemlenmelidir.
  • Yemekler tuzsuz ve şekersiz olmalıdır.

🥣 3. 6–8 Ayda Verilebilecek Besinler

🥄 Demirden Zengin Besinler

  • Demir ihtiyacı bu dönemde artar, dolayısıyla öncelik demir kaynaklarında olmalıdır:
    • Demir takviyeli bebek tahılları (yulaf, pirinç, arpa; süt eklenmeden su veya anne sütü ile hazırlanır)
    • Ezilmiş etler (kırmızı et, hindi, tavuk)
    • Haşlanmış ve püre yapılmış balık (yüzey balıkları, kılçıksız, az yağlı)

🥑 Sebzeler

  • İyi pişirilmiş ve püre yapılmış sebzeler:
    • Havuç
    • Kabak
    • Tatlı patates
    • Balkabağı
    • Brokoli (çok iyi haşlanmış)

➡️ Sebzeler bu dönemde bebeğe tat farklılığı kazandırır ve lif desteği sağlar.

🍎 Meyveler

  • Püre yapılmış veya iyice ezilmiş meyveler:
    • Muz
    • Armut
    • Elma
    • Şeftali
    • Kayısı

➡️ Meyveler doğal şeker kaynağıdır, ekstra şeker eklenmemelidir.

🥣 Baklagiller

  • İyi pişirilmiş ve ezilmiş baklagiller:
    • Mercimek
    • Nohut
    • Barbunya
    • Bezelye
  • Yüksek protein ve lif içerir.

Not: İlk sunumda gaz yapabileceği için az miktarla başlanır.

🥛 Süt Ürünleri

  • Küçük miktarda yoğurt (pastörize ve sade)
  • Peynir (az tuzlu, pastörize edilmiş)

➡️ Ancak inek sütü bu yaşta doğrudan ana içecek olarak verilmemelidir.

🍴 4. Alerjen Gıdaların Erken Tanıtımı

  • APA’ye göre yumurta, yer fıstığı, balık, süt ürünleri gibi yaygın alerjenler 6 ay civarında küçük miktarlarda tanıtılmalıdır.
  • Alerjen tanıtımı:
    • Sabah saatlerinde yapılır.
    • Hastalık durumunda (ateş, ishal vb.) başlanmaz.
    • Birkaç gün gözlem yapılır.
  • Ailede ağır alerji öyküsü varsa, tanıtım doktor gözetiminde yapılabilir.

 X 5. Kaçınılması Gereken Gıdalar

  • Bal: 12 aydan önce verilmez (infant botulizmi riski).
  • İnek sütü: Ana içecek olarak 1 yaşına kadar verilmez; yoğurt/peynir verilebilir.
  • Tuz ve Şeker: Böbrek fonksiyonları ve obezite riski göz önünde bulundurularak tuz ve şeker eklenmemelidir.
  • Boğulma riski olan gıdalar: Bütün üzüm, fındık, çiğ havuç parçaları, patlamış mısır verilmemelidir.

🥄 6. Beslenme Şekli

  • Gıdalar kaşıkla verilmeli.
  • Bebeğin yiyeceğe dokunmasına ve kendi yeme girişimlerine izin verilmelidir (bu, motor beceriler için önemlidir).
  • Yemek saatleri zorlamasız, sakin ve olumlu bir ortamda geçirilmelidir.

🥛 7. Sıvı İhtiyacı

  • 6. aydan sonra ek gıdalarla birlikte bebeğinize su verebilirsiniz (günde 60-120 ml).
  • Meyve suyu önerilmez (ancak gerekirse az miktarda ve taze hazırlanmış olabilir).
  • Asitli, şekerli içecekler kesinlikle verilmemelidir.

    6–8 Ay Bebekler İçin 1 Haftalık Ek Gıda Planı

🔄 Her Gün

  • 2 ana öğün (katı gıda)
  • Anne sütü veya mama: Serbest emzirme veya günde 4–6 kez mama
  • Su: Ek gıdadan sonra birkaç yudum (toplam 60–120 mL yeterli)

PAZARTESİ

  • Sabah (10:00): Pirinç unu + anne sütü/mama ile hazırlanan püre (3-4 kaşık)
  • Öğleden sonra (14:00): Havuç püresi (iyi haşlanmış ve ezilmiş)

SALI

  • Sabah: Yulaf ezmesi + elma püresi
  • Öğleden sonra: Kabak püresi + birkaç yudum su

ÇARŞAMBA

  • Sabah: Yoğurt (1-2 yemek kaşığı, tam yağlı, sade)
  • Öğleden sonra: Patates-havuç püresi (sıcaklığına dikkat!)

PERŞEMBE

  • Sabah: Muz ezmesi (yarım muz, çatalla ezilmiş)
  • Öğleden sonra: Pirinç lapası + 1 tatlı kaşığı zeytinyağı

CUMA

  • Sabah: Armut püresi + biraz irmik
  • Öğleden sonra: Ispanak-patates püresi (az miktar, dikkatli verilmeli)

CUMARTESİ

  • Sabah: Sebzeli yoğurt (yoğurt + kabak-havuç püresi)
  • Öğleden sonra: Yulaf ezmesi + ezilmiş şeftali

PAZAR

  • Sabah: Patates + havuç + zeytinyağı (karışık sebze püresi)
  • Öğleden sonra: Muz + yoğurt karışımı
  • 9-12 Ay Arası Tamamlayıcı Beslenme (EK GIDA) için tıklayınız...
  •  

9-12 Ay Arası Tamamlayıcı Beslenme (EK GIDA)

9-12 AY ARASI TAMAMLAYICI BESLENME (EK GIDA)

9-12 aylık bebeklerin beslenmesi, hem anne sütü/formül süt hem de tamamlayıcı katı gıdaları içermelidir. Bu dönem, bebeğin damak zevkinin ve motor becerilerinin geliştiği, yiyecek çeşitliliğinin arttırılabileceği önemli bir geçiş dönemidir. 9–12 ay arasındaki bebeklerde beslenme, hâlâ büyük oranda anne sütüne dayalı olmakla birlikte, tamamlayıcı besinlerin rolü giderek artar.

🍼 Anne Sütü / Formül Mama Oranı

• Besin ihtiyacının yaklaşık %50–60’ı anne sütünden yoksa formül mamadan karşılanmalıdır.

• Günde ortalama 3–5 kez emzirme, bu yaş grubundaki bebekler için yeterlidir (gece dahil).

🍽️ Tamamlayıcı Besin Oranı

• Besin ihtiyacının yaklaşık %40–50’si tamamlayıcı besinlerden karşılanmalıdır.

• Bu dönemde bebek artık günde 3 ana öğün + 1–2 ara öğün düzenine geçebilir.

✅ Bu Dönemde Verilebilecek Besinler

Bu dönemde bebeğinize, ezilmiş, doğranmış veya parmak yiyecek formatında sunulan çeşitli sebzeler, meyveler, tahıllar, protein kaynakları vermelisiniz.

6–8 Ay Arası Tamamlayıcı Beslenme (EK GIDA) için tıklayınız...

Ateşli Havale...

Ateşli Havale

(Ebeveynler İçin Bilgilendirme)

 Ateşli Havale Nedir?                                   

Genel bir tanım olarak havale, ateşe bağlı olsun veya olmasın bilinç kaybı ile birlikte olan kasılmalardır. Ateşli havale ise erken çocukluk döneminde (5 ay ile 6 yaş arası) beyin ile ilişkisi olmayan, geçirdiği herhangi bir enfeksiyonun neden olduğu ateşle birlikte görülen havalelerdir.

 Hangi Vücut Sıcaklıkları Ateş Olarak Kabul Edilir ve Vücudun Hangi Bölgelerinden Ölçüm Yapılır?

Çocukların vücut sıcaklığını çeşitli vücut bölgelerinden ölçmemiz mümkündür. Sıklıkla ölçüm yaptığımız yerler olan ağızdan (oral), kulaktan, koltuk altından (aksiller) ve makattan (rektal) yapılan ölçümlerde sınır değerlerimiz farklılıklar gösterir.

  • Ağızdan ve kulaktan ölçtüğümüz vücut sıcaklığı: 37.8°C
  • Makattan ölçülen vücut sıcaklığı: 38°C
  • Koltukaltından ölçülen vücut sıcaklığı: 37.2 °C

üzerinde ise ATEŞ olarak kabul etmek gerekir. Bu ölçümleri genel olarak dijital çubuk ateş ölçerler ve kulaktan ateş ölçerler ile yaparız.

Bunun yanısıra son zamanlarda popüler olan temassız kızılötesi ateş ölçerler ile alından yapılan ölçümlerde vücut sıcaklığının 37.6 °C üzerinde olması yine ateş olarak kabul edilir.

temassızkulak     dijital

Temassız Kızılötesi                                                                              Kulaktan Ateş Ölçer                                                                     Dijital Çubuk Ateş Ölçer

    Ateş Ölçer

 

Çocuklarda Ateşli Havale Geçirme Sıklığı Nedir?

Altı yaşın altındaki tüm çocuklarda ateşe bağlı havale geçirme sıklığı %4-5 civarında iken, aile bireylerinin herhangi birinde ateşe bağlı havale olanlarda bu oran %25’lere kadar çıkmaktadır.

 Ateşli Havale İle İlgili Yanlış Bilinenler!

Ateşli bir çocuktaki titreme sıklıkla havale ile karıştırılabilir. Titreme, beyinden vücut kaslarına gönderilen ve ateş yükselmesi ile sonuçlanan bir uyarıya karşı vücudun verdiği yanıttır.  

Ebeveynler arasında yaygın olan ateş ne kadar yüksek olursa havale geçirme olasılığı o kadar artar düşüncesi de gerçeği yansıtmamaktadır. Zira bazı çocuklar daha düşük derecelerde havale geçirirlerken; bazılarında ise çok yüksek ateş durumlarında dahi havale görülmeyebilir.

Ateşli havalenin tekrarlaması konusundaki düşüncelerin bazıları da yanlıştır. Çoğu çocukta ateşli havale tekrarlamazken; az sayıda çocuk ise her ateşli hastalıkta havale geçirebilir.

 Ateşi Düşürmek İçin Yapılması Gerekenler Nelerdir?

  • Ateşi olan çocuğun hemen üstü açılmalıdır. Titriyor olsa bile üzeri örtülmemelidir.
  • Daha önceden çocuk hekiminin tarif ettiği şekilde ve dozda ateş düşürücü şurup verilmelidir. Çocuklarda en güvenilir ateş düşürücü ilaçlar parasetamol ve ibuprofen içeren ilaçlardır.
  • Daha sonra vücudun çeşitli bölgelerine (koltuk altı, alın, göğüs ve kasıklara) ıslak bez konmak suretiyle pansuman yapılmalıdır. Bu pansumanın süresi 5 dakika ile sınırlandırılmalıdır.
  • Bu müdahalelerle de düşmüyorsa ılık su ile duş yaptırılabilir.
  • Yukarıdaki sayılanlara rağmen ateş düşürülemiyorsa en yakın sağlık merkezine götürülmelidir.

 Havale Geçirmekte Olan Bir Çocukta Neler Olur?

Havale geçirmekte olan bir çocukta ilk olarak bilinç kaybı olur. Daha sonra vücudunda (özellikle kollar, bacaklar, yüz kasları) ani kasılıma ve gevşemeler olur. Gözlerde kayma, çenede kilitlenme, ağızdan köpük gelmesi bu kasılma ve gevşemelere eşlik eder.

Havale süresi her çocukta aynı olmamakla beraber genelde 3-5 dakika civarındadır. Bazen daha uzun veya daha kısa da sürebilir. Havale kesilince çocuk bitkin bir şekilde uykuya dalar. Bazı çocuklarda havale bitiminde idrar ve gayta kaçırma gözlenebilir.

 Ateşli Havale Geçirmekte Olan Bir Çocuğa Yaklaşım Nasıl Olmalıdır?

  • Panik haline girmemek havale geçiren bir çocuk için en faydalı davranıştır. Zira panik halinde iken çocuğa zarar verme ihtimalimiz daha yüksektir.
  • Çocuğun hemen yan yatar pozisyona getirililip ve dilini ısırmaması için dişlerinin arasına kalınca katlanmış bir mendil sıkıştırılmalıdır.
  • Çocuğun daha rahat nefes alması için oda (pencere veya kapılar açılmak suretiyle) havalandırılmalıdır.
  • Çocuğu sıkan kıyafetler varsa gevşetilmeye çalışılmalıdır.
  • Şayet elinizde varsa havale durdurucu fitil (diazem tüp) çocuk doktorunun tarif ettiği şekilde ve miktarda makattan sıkılmalıdır.
  • Son olarakta hasta en yakın sağlık merkezine götürülmelidir.

ÇOCUĞU HAVALE ESNASINDA SOĞUK SUYUN ALTINA KOYMAK DOĞRU BİR DAVRANIŞ DEĞİLDİR!

Anne Sütünün Azalmasının Nedenleri ve Arttırmanın Yolları...

ANNE SÜTÜNÜN AZALMASININ NEDENLERİ VE ARTTIRMANIN YOLLARI

 Anne sütü; bebekler için vazgeçilmez bir besin öğesidir. Başka hiçbir besin öğesi anne sütünün yerini tutmamaktadır. Bundan dolayı anne sütünü azaltan ve arttıran faktörleri iyi anlamakta fayda vardır.

Anne Sütünü Azaltan Nedenler Nelerdir?

Annede stres varlığı, yanlış emzirme teknikleri ile bebeği emzirme, annenin yetersiz ve yanlış beslenmesi gibi sebepler anne sütü azaltabilmektedir.  

Stres

Anne sütünün yapımında görevli başlıca hormon prolaktin hormonu iken, sütün kanallardan bebeğe ulaşmasını sağlayan hormon ise oksitosin hormonudur. Oksitosin hormonunun stres durumlarında kandaki düzeyi azalmaktadır. Böylelikle anne sütünün bebeğe ulaşmasında aksaklık olur. Emziren annelerin bu nedenle stres faktörlerinden uzak durmaları gerekmektedir.

Yanlış Pozisyonda Emzirme

Eğer bebeğinizi doğru pozisyonda emzirmezseniz, bebeğiniz sütünüze tam olarak ulaşamaz ve her geçen gün sütünüz azalmaya başlar. Yanlış pozisyonda emzirme ayrıca göğüs uçlarında yaralara da neden olabilmektedir. Bunun için ilgili sağlık profesyonellerinden doğru pozisyonda emzirmeyi öğrenmenizde fayda vardır. Bebeği doğru pozisyonda yani onun rahat edeceği şekilde emzirmek için emzirme yastıkları kullanabilirsiniz.

Bebeği Emzirmekten Kaçınmak

Bebeğinizi her istediğinde emzirmemek veya emzirmekten kaçınmak, daha kolay olduğu için anne sütü yerine mama vermeye çalışmak sütünüzü azaltan önemli bir faktördür. Bu gibi olumsuz davranışlardan kaçınmanız gerekir.

 Anne Sütü Nasıl Artar?

Anne sütünü arttırmanın birçok yolu vardır.

  1. Bebeğinizi Sık Sık Emzirin!

Bebeği her istediği zaman veya sık sık emzirmek anne sütünün azalmasının önüne geçen ve arttıran bir davranıştır. Bu nedenle sütünüzün artmasını istiyorsanız bebeğiniz her istedikçe veya  sık sık emzirin. Özellikle doğumdan sonraki ilk on gün bu açıdan çok önemlidir.

  1. Süt Sağma Makinesi ile Sağma Yapın!

     Anne sütünüz sık sık emzirdiğiniz halde artmıyor diye düşünüyorsanız o zaman pompanızla her beslenme sonrasında 15 dakika boyunca sağma yapın. Bu sağmalar hep emzirme sonrasında olmalıdır. Çıkan süt miktarının az olması problem değildir.

  1. Bol Su İçin!

Anne sütünün yaklaşık olarak %85 ‘i su olduğundan dolayı bol su içme anne sütünü artırmada çok etkilidir. Gün içinde en az 2-2,5 litre su içmekte fayda vardır.  

  1. Anne Sütünü Artıran Besinleri Alın!

Anne sütünü arttıran birçok besin maddesi bulunmaktadır. Bunlardan birkaçına aşağıda değinilmiştir.

Yeşil yapraklılar

Ispanak, ısırgan otu, karalahana, kırmızı pancar gibi koyu yeşil yaprakları olan sebzeler, içerdikleri vitaminler ve mineraller sayesinde emzirirken ihtiyaç duyulan ekstra kaloriyi sağlıklı bir şekilde almanıza yardımcı olur. Ayrıca içeriğindeki fitoöstrojenler de süt üretmek ve salgılamak için ihtiyaç duyduğunuz hormonları üretmenize yardımcı olur. Yeşil yapraklı sebzeleri çiğ ya da az haşlanmış şekilde tükettiğinizde onlardan daha fazla faydalanabileceğinizi unutmayın.

Havuç

Yeşil sebzeler gibi fitoöstrojen içeren havuç, aynı zamanda beta karoten ve A vitamini yönünden de zengindir. İster çiğ olarak salatanıza eklemek, ister atıştırmalık olarak tüketmek, isterseniz de suyunu sıkıp içmek emzirirken ihtiyaç duyduğunuz enerjiyi ve vitamini sağlamanızda yardımcı olacak ve sütünüzün de kalitesini artıracaktır.

Balık

Bol bol omega-3 içeren somon balığı gibi balıklar annelerin beslenmesini çok iyi destekler. Bunun yanı sıra süt üretimini sağlayan hormonları salgılamaya yardımcı olmaktadırlar.

Yulaf

Yulaf kolesterolü düşüren ve kan basıncını düzenleyen bir besin öğesidir. Ayrıca rahatlama hissi veren ve enerjinizi yükselten bir besin olması özelliğiyle de anne sütünü arttırmaya katkıda bulunur.

Humus

Nohut, tahin, sarımsak, zeytinyağı ve limon ile hazırlanan humus, emziren bir annenin ihtiyaç duyduğu neredeyse bütün besinleri içermektedir. Protein açısından zengin olan humus, süt üretimine de yardımcı olmaktadır.

Kayısı, İncir ve Hurma

Tazesini ya da kurutulmuşunu tüketebileceğiniz bu meyveler, bilinen en iyi süt artırıcı besinlerden birkaçıdır. Bol miktarda lif, potasyum ve kalsiyum içermenin yanı sıra A ve C vitamini bakımından da zengindirler. Kayısı ayrıca triptofan denilen ve süt üretimi sağlayan prolaktin hormonunu tetikleyen bir madde de içerir.

Rezene

Fitoöstrojenler içeren rezene, süt üretimini artırmaya yardımcı olan en iyi bitkilerden biridir. Taze rezene yapraklarını yemeklerinize ve salatanıza katabilir, kurutulmuş rezene tohumlarını da kaynamış suda demleyerek çay şeklinde tüketebilirsiniz. Rezenenin en iyi faydalarından biri de, süte karışarak bebeğe de geçmesi ve annede olduğu kadar, bebekte de sindirim sorunlarına iyi gelmesidir.

Rezenenin kardeş bitkisi sayılan dereotu da taze olarak tüketildiğinde süt arttırmaya yardımcı olur.

Susam

Kalsiyum yönünden zengin olan susamın, anne sütü üretimini arttırıcı özelliği vardır.

Anne Sütünün Azalmasının Nedenleri Videomuz İçin Tıklayın

Bebeğinizin 1. Ayı

BEBEĞİNİZİN 1. AYI

Yenidoğan dönemi olarak da adlandırılan yaşamın ilk 1 ayında bebeğinizde çok hızlı değişiklikler olur. Hızlı değişikliklerin olması bu dönemi özel kılar.

Büyüme Parametreleri:

Yaşamın ilk ayı bebeğinizin en hızlı büyüme kaydettiği zaman dilimidir. İlk 1 ay bebeğinizde yaklaşık 3-4 cm boy uzaması ve 600-900 grama yakın da kilo alımı olur. Zamanında doğmuş 1 aylık kız bebeğin, boyunun 50 cm ila 59 cm arasında ve vücut ağırlığının ise 3000 gr ila 5400 gr arasında olması beklenir. Zamanında doğmuş 1 aylık erkek bebeklerin ise, boyunun 51 ila 60 cm aralığında, vücut ağırlığının ise 3000 gr ila 5800 gr arasında olması gerekir.

Beslenme:

Bebeğiniz için en iyi besin anne sütü olduğundan dolayı Dünya Sağlık Örgütü bebeğinizi ilk 6 ay sadece anne sütü ile beslemenizi önermektedir. Anne sütü, yaklaşık olarak %85-%90 oranında su içerdiğinden dolayı emzirme sonrasında kesinlikle su verilmemelidir. Anne sütü hem bebeğinizin sıvı ihtiyacını karşılar hem de büyümesi için gerekli olan yağ, vitamin, karbonhidrat ve proteinlerle bebeğin büyümesini sağlar. Ayrıca içerdiği bağışıklık hücreleri ve antikorlar sayesinde bebeğinizi enfeksiyonlara karşı korur.

Sadece anne sütü verilen bir bebek, gün içerisinde 8-10 defa beslenebilir. Formül mamalar ile beslenen bebekler ise daha az sıklıkta beslenme ihtiyacı duyarlar. Çünkü formül mamalar daha uzun süreli tokluk hissi verir.

Bu dönemde bebeğiniz her istedikçe ya da 3-4 saatte bir beslemeniz uygun olacaktır.

 Emzirdikten sonra bebeğiniz rahatlıyor ve kolayca uykuya dalabiliyor ise,

 Anne sütü ile emzirme sonrası 2-3 saat kadar uyuyorsa,

 Günde ortalama 6-8 kez idrar ve 3-4 kez gaita yapıyorsa,

 0-3 aylar arasında günlük ortalama 20 gram ve üzeri (aylık 600 gram), 4. aydan itibaren ise günlük 9 gram ve üzeri (aylık 270 gram) tartı alımı varsa, sütünüzün yeterli olduğunu kabul edebiliriz.

Devamı videoda...

Sağlıklı Nesiller, Mutlu Yarınlar...

#canebiri #çocuksağlığı #sağlık #çocukgelişimi